ruhikizi

Çok eşlilik mi Aldatma mı?

poligami, evlilik, çokeşlilik, amerikaÇok eşli evlilik ya da sosyolojideki adıyla poligami, psikoloji ve psikiyatri literatüründe çok az karşılaştığımız bir kavramdır. Bununla birlikte terapistler zaman zaman çok eşli ilişkilerin bir üyesine danışmanlık hizmeti vermek durumunda kalabiliyorlar. Zaman zaman çok eşli bir evliliğin içinde olan hastalarım vesilesiyle aslında çok eşli evliliğin çoğu insanın zannettiğinden daha yaygın olduğunu ama sosyal olarak reddedilmemek için gizlendiğini fark ettim. Evlilik tanımı eğer yaşam boyu bir arada olma sözü vermek şeklinde genişletilecek olursa çok eşliliğin modern versiyonlarını da bu konu bağlamında değerlendirmek gerekecektir. Bu nedenle bu konuya değinmekte fayda görüyorum.

Çok eşlilik daha çok sosyologların ya da antropologların ilgisini çekmiş bir konudur. Üçüncü kişi aldatma bağlamında terapistlerin gündemine sık gelen bir konudur. Bu nedenle aldatma sonrası evlilik krizlerine müdahale üzerine yazılmış birçok bilimsel makale mevcuttur. Ancak çok eşlilik daha nadiren gündeme gelir. Çok eşlilikte de üçüncü şahıs söz konusudur ama aldatmadan farkı aynı (genellikle) erkeği paylaşan kadınların diğerinden haberdar olmasıdır. Diğer eş bazen mecburen bazen de gönüllü olarak durumu kabullenilir.

Benim gördüğüm üçlü ilişkilerde ve poligamik evliliklerde çok eşlilik ve aldatma karışımı bir sürecin yaşandığını gözlemledim. Genellikle süreç erkeğin eşini aldatmasıyla başlar. Çoğunlukla ikinci kadın erkeğin evli olduğunu en başından beri bilmektedir. Duygusal ya da ekonomik nedenlerle evli erkekle birlikte olur. Bu arada bazı kadınlar için evli erkeklerin bilinçdışında baba gibi algılanarak ödipal bir şekilde bekâr erkeklerden daha çekici bulunduğunu belirtelim. Hele hele evli erkeğin çocuğu varsa bilinç dışında tam bir baba olur ve daha da çekici bir adam olur. Olayın psikanalitik yorumunu şimdilik bir kenara bırakalım. Evli erkekle birlikte olan kadın başlangıçta hiçbir uzun vadeli talebi olmadığını söyler ya da gerçekten öyle zanneder. Eğer evli erkek zengin ise diğer kadına ayrı bir ev tutar ve onun ihtiyaçlarını karşılar. Sorun birinci eşin durumu fark etmesiyle ya da başlangıçta talebi olmayan ikinci kadının bir süre sonra tam zamanlı bir evlilik istemesi ile ortaya çıkar. Genellikle bu aşamada terapiste başvurulur. Terapiste başvuran genellikle ikinci kadın olmuştur benim izlediğim olgularda. Bazen de birinci eş durumu kabullenir ve çok eşlilik durumu devam eder.

Bazı durumlarda evli erkek diğer kadınla tanışma aşamasında eşiyle arasının kötü olduğu, onu sevmediği, çocuklarının hatırına evliliği sürdürdüğü, eşiyle arasında cinsel hiçbir şey kalmadığı, boşanmak üzere olduğu ve bunun gibi yalanlar sözler. Bazen bu söylediklerine kendisi de inanabilir. En azından ülkemizde daha nadiren bazı alt kültürlerde çok eşliliğin normal kabul edildiği durumlara da rastlayabiliyoruz. İlişkilerde yaşanan sorunlara rağmen bu alt kültürde “modern” terapistlere başvurmak genellikle bir çözüm olarak düşünülmez.

Çok eşli ilişki içinde olanların, terapistlerin çok eşliliği "normal" kabul etmeyeceklerini düşünmeleri de terapiye başvurulmamasının gerekçelerinden birisi gibi geliyor bana. Bir yere kadar bu görüşlerinde haksız da sayılmazlar. Elbette terapistlerin neyin normal olduğuna dair görüşleri her zaman bilimsel verilerle desteklenmemiştir. Çoğu durumda terapist kendi kültürel geçmişinden etkilenerek neyin "normal" olduğu konusunda fikir yürütür. Giderek daha postmodern bakış açılarını benimsediğimiz zamanımızda çift terapisi üzerine yazılan kitaplarda eşcinsel evlilik ve eşcinsel ilişkide danışmanlık ya da terapi gibi geleneksel evlilik formatının dışındaki evlilik ve ilişki formlarına yaklaşımla ilgili bölümlere rastlamaya başladık. Ben de burada poligami yani çok eşli evlilik hakkında bulabildiğim kaynaklardan faydalanarak konuya açıklık getirmeye çalışacağım.

Zimmerman (2012) Amerikalıların tek eşlilik (monogami) hakkında düşündükleriyle gerçek davranışları arasında bir uyuşmazlık olduğunu söylüyor. Seidman ve Rieder (1994) 1988-1990 yıllarında yapılmış olan “Genel Sosyal Araştırma”ya göre Amerikalıların %79’unun evlilik dışında bir cinsel ilişkiyi yanlış olduğuna inandıklarını söylediklerini aktarıyor. Bununla birlikte Amerikalı erkeklerin %25 ve %50’i ve kadınların %30’u evlilik dışı seks yaşadıklarını belirtmişlerdir (Barash & Lipton, 2001). Daha yakın tarihte yapılan bir araştırmaya göre sadakatsizlik erkelerde %60, kadınlarda %40 oranında görülüyor (Block, 2008). Rakamlar karşılaştırılacak olursa evlilik dışında ilişkinin yanlış olduğuna inandıklarını söyleyenler ya gerçek düşüncelerini söylemiyorlar, ya da çağdaş görüşü kabullenmiş olsalar da pratikte dürtüleri onlara yanlış olduğuna inandıkları şeyi yaptırıyor.

Miriam Koktvedgaard Zeitzen, "Polygamy: A Cross-Cultural Analysis" isimli kitabının ön sözünde kitabının amacının poligaminin bütün dünya kültürlerinde bir şekilde bulunduğunu ve egzotik batılı-olmayan bir uygulama olduğu şeklindeki yanlış düşünceyi düzelterek batılı ülkelerde de var olduğunu göstermek olduğunu söylüyor.

evlilik, poligami, big loveKuzey Amerika kıtasında çok eşlilik Hristiyan bir grup olan Mormonlar nedeniyle hep gündemde olmuştur. 1862 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nde çok eşlilik yasaklanmıştır. Bu tarihten sonra bile Mormonlar arasında çok eşlilik yasa dışı olarak uygulanmaya devam etmiştir. Bildiğim kadarıyla halen yayında olan Big Love adlı bir dizi çok eşli bir Mormon ailenin yaşamını TV ekranına taşımaktadır. Bu dizi günümüz için sıradışı bir konuyu ekrana aktardığı için merakla izlenmektedir.

George D. Smith, 1937’de Amerika’da Mormonların yaşadıkları Kirtland, Ohio’ya yakın bir yerel gazetedeki yazıyı aktarıyor. Yazara göre “karısının iznini aldıysa birçok kadınla evlenmesinde nasıl bir kötülük olabilir”, dahası yazara göre “cömert bir adamın ikinci hatta üçüncü karısı olmak, ihmal edilmiş, kendisine gülünen yaşlı bir kadın olarak kalmaktan daha çok istenen bir şey”dir. Tırnak içinde alıntı yaptığıma dikkati çekmek istiyorum. Birçok soruna yol açan ve terapistlerin uğraşmak zorunda kaldığı bir realiteyi gündeme getirirken çok eşlilik taraftarı gibi algılanmak istemem. Poligaminin yani çok eşli evlilik kavramının yalnızca ülkemiz ya da “geri kalmış” ülkelerin meselesi olmadığı göstermek için batı ülkelerinden örnekler veriyorum.

Barash ve Lipton (2001) çok eşliliği yalnızca kroskültürel bağlamda değil biyolojik ve evrimsel olarak da ele aldıkları yazılarında antropolog Frank Beach’in incelediği 185 farklı kültürün yalnızca 29’unun üyelerini tek eşlilikle sınırladığını, 154 kültürün eğer güçleri yetiyorsa erkeklerin çok eşli olmasına izin verdiğine dair çalışmasını aktarıyor. Hayvanlar âleminden verdikleri rakamlara göre incelenen 4000 memeli türü içinde yalnızca yüzde 3’ünün monogamik olduğu söyleniyor. Primatlar yani hayvanlar âleminde biyolojik ve davranışsal olarak insanlara en yakın maymun türleri incelendiğinde de yaklaşık 300 primat türü içinde tekeşlilik yalnızca %7 oranında bulunmuş. Farklı kültürlerde ve hayvanlar âlemindeki durum, insanın günümüz itibariyle ulaştığı entelektüel ve kültürel birikime rağmen hayvansı biyolojik tarafının ağır basmaya devam ettiğini gösteriyor. Bireysel olarak tercih ettiğimiz ideal evlilik modeli ne olursa olsun, terapist ya da vatandaş olarak çokeşli evlilik gündemimize gelmeye devam edecek gibi görünüyor.

Çokeşli evliliğin hukuki tartışmalarda da gündeme geldiğini gözlemliyoruz. Bu tartışmalar farklı kültürlere çok fazla karışmayan bizleri şaşırtacak boyutlara gelebiliyor. Özellikle eşcinsel evliliklerin gündeme gelmesinden sonra, eğer geleneksel evlilik kuralları değiştiriliyorsa o zaman çok eşli evliliğe de izin verilmesi gerektiğini söyleyenler var. Zimmerman’ın “Journal of Feminist Family Therapy” dergisinde oldukça yakın tarihli makalesinde (2012) terapistin bazı çiftlerle çalışırken, açık ilişkiyi (yani eşlerin birinin ya da her ikisinin evlilik ya da primer ilişki dışındaki birliktelikleri karşılıklı anlaşma ile kabul ettikleri evlilik ya da ilişki formatı) açıkça tartışmalarında fayda olabileceğini anlatıyor. Makalesinde açık ilişkilerin “faydalarını” ve “zorluklarını” sıralıyor. Bu konuyu terapistin gündeme getirmesi fikrini oldukça radikal bulduğumu itiraf etmem gerek. Bu makaleyi okurken bilimsel platformlarda bunların konuşuluyor olmasını yadırgamadım dersem yalan olur.

Çok eşlilik açısından kadın ve erkeğin farklı yaklaşımlarının olduğunu tahmin etmek zor değil. Kadın ve erkeklerin cinselliğe farklı baktıklarına dair klasik çalışmalardan biri sayılan McCormick’in 1987 tarihli çalışmasında, çekici bir kadın ya da erkek bir üniversite kampüsünde tamamen yabancı oldukları kadın ve erkeklere yaklaşarak “Seni buralarda daha önce fark ettim. Seni çok çekici buluyorum” der ve şu sorulardan birini tamamen rastgele seçerek sorar: a) Benimle bu akşam çıkar mısın? b) Bu akşam evime gelir misin? c) Bu akşam benimle yatağa girer misin? İlk soruya hem kadın hem de erkekler %50 oranında olumlu cevap vermişler. İkinci soruya ise erkeklerin %69’u, kadınların %6’sı olumlu yanıt vermişler. Üçüncü soruya ise erkeklerin %75’i, kadınların ise %0’ı olumlu yanıt vermişler. Olumsuz yanıt veren erkekler reddettiklerinde sıklıkla özür dilemişler ve daha önceden ayarlanmış başka bir planları nedeniyle reddettiklerini söylemişler. Görünen o ki erkekler ve kadınlar bir ilişkideki cinselliği tamamen farklı şekillerde ele alıyorlar. Evlilik dışı ilişkilerde de durum farklı değil.

evlilik, monogami, poligamiKadın ve erkeğin farklı gerekçelerle evlilik dışı ilişkiye yöneldiklerini ve eşlerinin evlilik dışı ilişkilerine bakışlarının da farklı olduğuna dair yaygın görüşler bazı çalışmalar tarafından da destekleniyor. Allen ve Baucom (2004) yazılarında erkeklerin ikincil partner arayışlarının sıklıkla cinsel ihtiyaçlarını karşılamak amaçlı olduğunu, kadınların ise duygusal yakınlık ve otonomi ihtiyaçları nedeniyle evlilik dışında bir ilişkiye yöneldiklerini söylüyorlar. Drigotas ve Barta (2001) monogamik heteroseksüel ilişki içindeki erkeklerin, eşleri başka biriyle cinsellik yaşadığında, başka birine (cinsel ilişki olmadan) duygusal olarak bağlandığı duruma göre daha çok üzüldüklerini belirtiyorlar.

Bütün bu antropolojik, sosyolojik ve psikolojik veriler ışığında, aldatma ya da tek taraflı açık ilişkiye zorlanılma ya da başka bir kadının ikinci eş olarak evliliğe getirilmesi durumlarında bir terapistin ne mi yapması gerekiyor? Önce ne yapmaması gerektiğini söyleyeyim. Bu ilişki devam etmez diyerek kestirip atmak ya da boşanmayı telkin etmek yapılmaması gereken şeydir. Çünkü genellikle aldatılan ya da kuma getirilen kadının da genellikle ilk aklından geçen şey zaten boşanmadır. Boşanması için sosyal desteği yoksa, ya da bu kriz dışında evlilik hayatından genel olarak memnunsa boşanmak istemeyecektir. Böyle bir durumda ilişkiyi sürdürmek istemesine rağmen bazen sosyal olarak damgalandığını ve devam etmesi durumunda değersizleştirileceğini düşünerek arada kalabilir. Terapist kendi tercihlerini danışanına telkin etmeden konuyu objektif olarak tartışmayı başarırsa ona yardımcı olabilir. Aldatılan kişiler bazen ilk tepki olarak kendilerinin bir yerde yanlış yapmış olabileceklerini düşünürler. Eğer bir yanlış yapılmış ise de genellikle bu yanlış tek taraflı değil, her iki tarafın birlikte yaptıkları bir yanlıştır. Aldatma illa ki ortada bir yanlış olduğu anlamına da gelmez. Nitekim Glass ve Wright (1985) 300 kadın ve erkekle yaptıkları çalışmalarında evlilik dışı ilişkisi olan erkeklerin yarısından fazlasının evlilik hayatlarında mutlu ya da çok mutlu olduklarını bildirmişlerdir. Öyleyse yapılması gereken her durumu ayrı ayrı ele alarak bireysel çözümler üretebilmektir.

Doç. Dr. Mehmet Akif Ersoy

Kaynaklar:
Allen, D. S., ve Baucom, D. H. (2004). Adult attachment and patterns of extradyadic involvement. Family Process, 43, 467–488.
Barash, D. P., ve Lipton, J. E. (2001). The myth of monogamy: Fidelity and infidelity in animals and people. New York, NY: W. H. Freeman and Company.
Block, J. (2008). Open: Love, sex and life in an open marriage. Berkley, CA: Seal Press.
Drigotas, S. M., ve Barta, W. (2001). The cheating heart: Scientific explorations of infidelity. Current directions in psychological science, 10, 177–180.
George D. Smith. Nauvoo Roots of Mormon Polygamy, 1841-46: A Preliminary Demographic Report. Dialogue: A Journal of Mormon Thought. 123-158.
Kevin J. Zimmerman (2012): Clients in Sexually Open Relationships: Considerations for Therapists, Journal of Feminist Family Therapy, 24:3, 272-289.
McCormick N. B. (1987). Sexual scripts: Social and therapeutic implications. Journal of Sex & Marital Therapy, 2, 3–27.
Seidman, S. N., ve Rieder, R. O. (1994). A review of sexual behavior in the United States. American Journal of Psychiatry, 151, 330–341.

Diğer Makaleler

» Giriş: Neden evleniyoruz? Evlilik nedenleri
» Yakın İlişkiler, Aşk ve Sevgi Nasıl Başlar
» Aşk ve sevgi
» Aşkın Psikolojisi
» Aşk ve Edebiyat: Aşkın Görünümleri
» Filozoflara Göre Aşk (Aşk ve Felsefe)
» Tanışma ve çıkma aşamasından evlilik teklifi aşamasına ilişkilerin başlangıcı
» Evlilik İçin İdeal Eş Seçimi - Evlilik Öncesi Değerlendirme
» Rus Gelin, Alevi Sünni, Türk Kürt ve İslami Evlilik, Evlilikte Din ve Kültür Faktörü
» Evlilikte psikolojik uyum ve kişilik
» Evlilik ve ilişkilerde yalan ve aldatma
» Evlilikte Aile, Para, İş ve Zaman Dengesi
» Evlilik İçin Hazır Olmak, Evlilik Eğitimi
» Evli Biriyle Evlenmeye Çalışmak! Evli Bir Erkek ya da Evli Bir Kadınla İlişki
» Evlilikte Eşitlik ve baskınlık: Kadın Erkek Eşitliği
» Evlilikte İletişim ve Öfke Kontrolü
» Evlilikte Stresle Baş Etmek İçin Zamanı Etkin Kullanma
» Boşanma
» Ruh ikizi (ruhikizi) ne demektir?
» Amerika ve İslami Evlilik Sitesi
» İnternette Arkadaşlık Siteleri'ne Girenlerin Psikolojisi
» Amerika’da Evlilik Sitesi ve Arkadaşlık Sitesi Üzerinden Tanışanlarla İlgili Rakamlar
» İnternette Evlilik Sitesi ya da Arkadaşlık Sitesi Gibi Ortamlarda Tanışan Hangi Çiftler Yüz Yüze İlişkilerinde Daha Başarılı Oluyorlar
» Bilimsel Evlilik Sitesi Nedir, Mutlu Bir Evliliği Öngörmek Bilimsel Olarak Mümkün müdür?
» İnternette Arkadaşlık Siteleri, Sosyal Ağlar ve Nezaket
» Televizyon Seyretme Davranışının ve Televizyon Programlarının Evlilik Üzerindeki Etkileri
» Evlilik Sözleşmesi ve Aşk
» Haber yorum: "Şişmanlayan Türkler çöpçatanlık sitesinden atıldı"
» Bu Çocuğun Babası Kim? Evlilik Sorunları, Psikolojik Sorunlar ve Babalık Testi
» İstemediği Halde Sekse Rıza Gösterme
» Haber Yorum: “Meksika'da Kanun Koyucular Geçici Evlilik Yasa Tasarısı Hazırlıyor.”
» Seks Turizmi, Fahişelik ve Evlilik
» Haber yorum: “Evliler için kurulan yeni bir arkadaşlık sitesi, kadınların daha çok aldattığı sonucunu ortaya koydu.”
» Ten Uyumu ve Evlilik: Ten Uyumu Nedir?