ruhikizi

Ten Uyumu ve Evlilik: Ten Uyumu Nedir?

ten uyumu, evlilik, cinselBirçok insanın evlilik kararını aralarındaki “ten uyumu”nun olup olmamasına göre verdiğini görüyoruz. Başka hiçbir şey uymuyor ama ilişki “ten uyumu” var diye sürdürülüyor. Ten uyumu ifadesi Türkçeye ne zaman girmiştir bilmiyorum ama günümüzde sık kullanılmasına rağmen kimsenin tam olarak ne olduğu konusunda bir fikri olmadığını düşünüyorum. İngilizcede ten uyumu ifadesini birebir karşılayan bir kelime yok, görebildiğim kadarıyla en yakın ifade “sexual chemistry” “sexual compatibility” ya da daha basitleştirilmiş biçimiyle “chemistry” yani “kimya” bu anlamda kullanılıyor.

Leiblum ve Brezsnyak (2006) “cinsel kimya” tanımını kişiler arası bir ilişkide iki kişiyi birbirine doğru çeken, karşılıklı, özgün olmayan gizemli, fiziksel, duygusal ve cinsel bir durum olarak tanımlamışlar. Ten uyumu kavramı içinde cinsel arzu, fiziksel çekim, cinsel doyum, cinsel uyum, kişilerarası çekim, karasevda (delice âşık olma), tutku, romantik aşk ve ihtiras bazı bileşenleri oluşturuyor. Elbette aralarında ten uyumu olduğunu söyleyen her çiftte bu bileşenlerin hepsi bir arada bulunmuyor.

Testosterondan kaynaklanan cinsel dürtü herhangi bir cinsel eylem için itici güç olurken, kimi çekici bulacağımız konusundaki filtrelerimiz (ten uyumu arayışımız) doğru eşi bulmamızı sağlar, bağlanma potansiyelimiz de iyi birer anne baba olabilmemizi sağlar. Bunların biri diğerlerini garantilemez. Ten uyumu illa bağlanma ile sonuçlanacak diye bir kural da yok.

Cinsel kimyayı (ten uyumunu) belirleyen çeşitli psikofizyolojik düzenekler mevcuttur. Fisher (2000) birini çekici bulmamız sırasında beynin bazı sinirsel devrelerinin rol oynadığına dair bilimsel verileri bize aktarıyor. Örneğin norepinefrin isimli sinir iletkeni (nörotransmitter) çekici bulduğumuz kişinin hafızamıza kazınmasından, serotonin seviyelerinin azalması saplantılı bir şekilde eşi, sevgiliyi düşünüp durmadan, dopamin bir yandan yenilik arayışıyla cinsel obje aramaya iterken bir taraftan cinsel ve romantik çekime eşlik eden coşkulu ruh hali ve canlı fiziksel duyumlardan sorumludur. Uyarıcı özellikleri olan phenylethylamine adındaki sinir iletkeni âşık olan kişilerin beyinlerinde daha yüksek seviyelerde bulunmuş (Fisher, 2000). Vasopressin hormonu kişinin bütün dikkatini eşine yöneltmesini (ve sadakati) sağlarken, oksitosin hormonu fiziksel olarak yakın olma (sarılma, kucaklaşma) davranışına neden oluyor (Angier, 2000). Gebelik döneminde kadın bedenindeki hormonal değişiklikler cinsel arzuda azalmaya neden oluyor. Bu dönemde oksitosin hormonunun artması testosteron seviyelerini ve cinsel arzuyu azaltıyor. Yaşın ilerlemesiyle de hem kadın hem de erkekte, erkek seks hormonlarını (androjenler) ve daha az da olsa östrojen seviyeleri azalıyor ve cinsel arzular da paralel olarak azalıyor (Segraves, 1988).

Feromonlar daha çok hayvan davranışlarında etkili olduğunu düşünülen kimyasal maddeler. Feromonlar aslında bir çeşit harici hormon ya da ekto-hormon, yani başka birinde davranışsal ya da fizyolojik etki yaratan mesajcılar. Derideki bir çeşit ter bezlerinden (apocrine bezler) salgılanıyorlar. Hayvanların cinsel davranışları üzerindeki etkisi uzun süredir biliniyordu. Kohl ve arkadaşları (2001) kokunun insan etkileşiminde ve çekimindeki rolüyle ilgili çalışmaları aktarıyorlar. Vardıkları sonuç insan feromonları diğer birçok sosyal ya da çevresel uyarandan daha fazla insan fizyolojisini ve davranışlarını etkilediği şeklinde. Bu kadar etkili olmalarına karşın feromonların etkilerini bilinç düzeyinde fark etmiyoruz.

Major histocompatibility complex (MHC) dediğimiz moleküller hayvanlarda ve insanlarda vücudun savunma sistemiyle ilişkilidir. Dustin (2002) bu sistemle ilgili bilgilerin koku (feromon) aracılığıyla iletildiğini ve insanlar da dâhil olmak üzere eş adaylarına bağışıklık sistemimiz hakkında bilgi verdiğini söylüyor. Kokular sayesinde eş adayının bizimkiyle benzer ya da farklı bağışıklık mekanizmaları hakkında farkına varmadan bilgi ediniyoruz ve farklı hastalıklara karşı güçlü olan bireyleri daha çekici buluyoruz. Bu sayede MHC sistemi açısından farklı biriyle eşleşerek doğacak çocukların bağışıklık sisteminin daha güçlü olmasını sağlamış oluyoruz. Yine benzer şekilde çok yakın akrabalarımızı bize benzer savunma sistemleri olduğu için itici buluyoruz. Az da olsa insanlarda yapılan çalışmalar insanlarda da kokunun böyle bir tercih ettirici etkisi olduğunu gösteriyor.

ten uyumu, evlilik, çekici, koku, feromonEğer feromonlar bu kadar etkiliyse parfüm katkısı olarak kullanılamaz mı sorusu elbette parfüm üreticilerini harekete geçirmiş. Feromonlu parfümler piyasaya sürüldü bile. Bilim adamları da feromonlu parfümlerin insanlarda etkisini araştırdılar. McCoy ve Pitino 36 üniversite öğrencisi kadında feromonlu parfümlerin cinsel yaşamları üzerindeki etkilerini araştırmışlar. Cinsel ilişki sıklığı, bir partnerin yanında uyuma, biriyle çıkma, okşama/öpme, erkeklerden teklif alma gibi cinsel ve sosyal değişiklikler araştırıldığında feromon kullananların %74’ünde, plasebo (işe yaramayan katkı) kullananların %23’ünde sosyoseksüel davranışların bir kısmında artma saptanmış. Bununla birlikte erkeklerden daha fazla teklif almamışlar feromon kullananlar. Araştırmacılar sonuç olarak feromonların kadınların cinsel çekiciliğini arttırdığı sonucuna varmışlar. Winman, feromonların etkilerini inceleyen bazı araştırmaların sonuçlarını yeniden değerlendirerek, feromonların etkili olduklarını söylemenin bu verilerle mümkün olmadığını ve daha fazla araştırma yapılması gerektiğini söylüyor.

Sternberg ve Barnes (1988) romantik aşk dediğimiz duygunun cinsel arzuyu da içeren tutkulu aşk ile duygusal yakınlığın bir karışımı olduğunu söylüyorlar. Regan’a göre (1998) cinsel arzu aslında romantik aşkın olmazsa olmaz bir parçası.

Aslında ilişkideki genel doyum cinsel yaşamdan alınan doyumla yakından ilişkili. Evlilik doyumu ile eşlerin cinsel ilişki sıklıkları arasında bir ilişki olduğu gösterilmiştir. (Doddridge ve ark., 1987; Call ve ark., 1995) Cinsel ilişkideki doyumun azalmasına ilişkideki genel doyumun azalması da sıklıkla eşlik ediyor (Leiblum ve Koochatki, 2004). Muhtemelen evlilikte doyum ve cinsel doyum arasında iki yönlü bir ilişki var. Yani ilişkide problemler cinsel hayatı olumsuz etkiliyor, cinsel hayattaki sorunlar da ilişkideki doyumu olumsuz etkiliyor.

Yenilik sıklıkla arzuyu arttıran bir faktördür. Bu nedenle ilişkinin başlangıcında çiftler daha fazla ten uyumundan söz ederler. Yeni bir partner ya da yeni bir ilişkideki belirsizlik cinsel uyarılmayı da tetikler ve kişi bunu yanlışlıkla ten uyumu olarak yorumlayabilir. Araştırmalar gerçekten de yeni bir uyarıcı cinsel nesnenin daha fazla fizyolojik uyarılma sağladığını göstermişlerdir. (Mook, 1999; Kelley ve Musialowski, 1986) Bu teoriye “egzotik olan erotiktir” hipotezi de deniyor. Diğer bir değişle farklı olan çekicidir. Belki de bu nedenle esmer olan sarışını, beyaz ırktan biri ufak tefek bir Asyalıyı daha çekici buluyor.

evlilik kararı, ten uyumuÖzellikle evlilik söz konusu olduğunda, zaman geçtikçe yeniliğin kaybolması ve başka değişimlerle birlikte evli olunan eşe duyulan cinsel istek azalıyor. Aslında değişimin bir nedeni de birlikte yaşayan ya da evli olan çiftlerin istedikleri zaman erişebilecekleri bir şey için zihinlerinin çok fazla meşgul olmaması. Düzenli bir seks hayatı olmayan birisinin uzun süre kimseyle birlikte olmaması, birlikte olduğunda yaşadığı duyguları arttırıyor. Düzenli bir ilişkide ise seks öncelik olmaktan çıkıyor ya da başka faktörler (ya da sorunlar) ön plana çıkıyor. Bazı çiftler cinsel ilişki sıklığının azalmasını aralarındaki kimyanın (ten uyumu) kaybolduğu şeklinde yorumlayabiliyorlar.

Araştırmalar bir miktar kaygının cinsel uyarılmayı arttırdığını destekliyor (Barlow ve ark., 1983; Barlow, 1986; Palace ve Gorzalka, 1990; Meston ve Heiman, 1998). İlişkinin başlarında birlikteliğin sonuçlarının belirsizliği eşlerde bir miktar kaygı yaratıyor ve bu kaygı cinsel uyarılmayı arttırıyor. Bu nedenle ilişkinin erken evrelerinde kişiler aralarında ten uyumu olduğu şeklinde bir duyguyu yaşarken, düzenli ve güvenli bir ilişkide azalan kaygı, ten uyumunun yitirilmesi şeklinde yorumlanıyor.
Bütün bu bulguların sonucu olarak her ne kadar ten uyumu dediğimiz şeyin temel bileşeni karşılıklı cinsel çekicilik olsa da, kaygı düzeyi, yenilik, evlilik ve ilişkinin seks dışındaki alanlarındaki doyum, çok erken yaşlardan itibaren neyin çekici olacağıyla ilgili bilinçaltımıza işlenen birçok şey bir araya gelerek bu algıyı oluşturuyor. Hatta kullandığı parfümle bile sizi yanıltması mümkün ten uyumu olduğunu düşündüğünüz adayın. Evlilik kararı karmaşık bir süreç. Cinsel uyumu ve çekimin önemsiz olduğunu söylemiyorum ama bu kadar belirsiz bir kavram olan “ten uyumu” üzerinden karar veriyorsanız hayal kırıklığına uğrama ihtimaliniz oldukça yüksek.

Doç. Dr. Mehmet Akif Ersoy

Kaynaklar:
Angier, N. (1999). Woman: An intimate geography. New York: Anchor Books.
Barlow, D.H. (1986). Causes of sexual dysfunction: The role of anxiety and cognitive interference. Journal of Counseling and Clinical Psychology, 54, 140 – 148.
Barlow, D.H., Sakheim, D.K. ve Beck, J.G. (1983). Anxiety increases sexual arousal. Journal of Abnormal Psychology, 92, 49 – 54.
Call, V., Sprecher, S. ve Schwartz, P. (1995). The incidence and frequency of marital sex in a national sample. Journal of Marriage and the Family, 57, 639 – 652.
Doddridge, R., Schumm, W.R. ve Bergen, M.B. (1987). Factors related to decline in preferred frequency of sexual intercourse among young couples. Psychological Reports, 60, 392 – 395.
Fisher, H. (2000). Lust, attraction, attachment: Biology and evolution of the three primary emotion systems for mating, reproduction, and parenting. Journal of Sex Education and Therapy, 25, 96 – 104.
J.P. Dustin. (2002) The Scent of Genetic Compatibility: Sexual Selection and the Major Histocompatibility Complex. Ethology 108, 1-21
Kelley, K. ve Musialowski, D. (1986). Repeated exposure to sexually explicit stimuli: Novelty, sex, and sexual attitudes. Archives of Sexual Behavior, 15, 487 – 498.
Kohl, J., Atzmueller, M., Fink, B. ve Grammer, K. (2001). Human pheromones: Integrating neuroendocrinology and ethology. Neuroendocrinology Review, 22, 309 – 321.
Leiblum S., Brezsnyak M. Sexual chemistry: Theoretical elaboration and clinical implications. Sexual and Relationship Therapy 2006 (21:1); 55-69.
Leiblum, S. ve Koochaki, P. (2004). Distress associated with hypoactive sexual desire. Atlanta, GA: North American Menopause Society.
McCoy N.L., Pitino L. (2002) Pheromonal influences on sociosexual behavior in young women. Physiology & Behavior 75(3), 367–375.
Meston, C. ve Heiman, J. (1998). Ephedrine-activated physiological sexual arousal in women. Archives of General Psychiatry, 55, 652 – 656.
Mook, D.G. (1999). Motivation: The organization of animal and human interaction. New York: Norton.
Palace, E. ve Gorzalka, B. (1990). The enhancing effects of anxiety on arousal in sexually dysfunctional and functional women. Journal of Abnormal Psychology, 99, 403 – 411.
Regan, P. (1988). Romantic love and sexual desire. “V.C. De Munck (Ed.), Romantic love and sexual behavior: Perspectives from the social sciences (ss. 91 – 112). Westport, CT: Praeger Publishers/ Greenwood Publishing Group.” içinde.
Segraves, R.T. (1988). Hormones and libido. In S.R. Leiblum & R.C. Rosen (Ed.), Sexual desire disorders (ss. 271 – 312). New York: Guilford Press.
Winman A. (2004) Do perfume additives termed human pheromones warrant being termed pheromones? Physiology & Behavior 82(4), 697–701.

Diğer Makaleler

» Giriş: Neden evleniyoruz? Evlilik nedenleri
» Yakın İlişkiler, Aşk ve Sevgi Nasıl Başlar
» Aşk ve sevgi
» Aşkın Psikolojisi
» Aşk ve Edebiyat: Aşkın Görünümleri
» Filozoflara Göre Aşk (Aşk ve Felsefe)
» Tanışma ve çıkma aşamasından evlilik teklifi aşamasına ilişkilerin başlangıcı
» Evlilik İçin İdeal Eş Seçimi - Evlilik Öncesi Değerlendirme
» Rus Gelin, Alevi Sünni, Türk Kürt ve İslami Evlilik, Evlilikte Din ve Kültür Faktörü
» Evlilikte psikolojik uyum ve kişilik
» Evlilik ve ilişkilerde yalan ve aldatma
» Evlilikte Aile, Para, İş ve Zaman Dengesi
» Evlilik İçin Hazır Olmak, Evlilik Eğitimi
» Evli Biriyle Evlenmeye Çalışmak! Evli Bir Erkek ya da Evli Bir Kadınla İlişki
» Evlilikte Eşitlik ve baskınlık: Kadın Erkek Eşitliği
» Evlilikte İletişim ve Öfke Kontrolü
» Evlilikte Stresle Baş Etmek İçin Zamanı Etkin Kullanma
» Boşanma
» Ruh ikizi (ruhikizi) ne demektir?
» Amerika ve İslami Evlilik Sitesi
» İnternette Arkadaşlık Siteleri'ne Girenlerin Psikolojisi
» Amerika’da Evlilik Sitesi ve Arkadaşlık Sitesi Üzerinden Tanışanlarla İlgili Rakamlar
» İnternette Evlilik Sitesi ya da Arkadaşlık Sitesi Gibi Ortamlarda Tanışan Hangi Çiftler Yüz Yüze İlişkilerinde Daha Başarılı Oluyorlar
» Bilimsel Evlilik Sitesi Nedir, Mutlu Bir Evliliği Öngörmek Bilimsel Olarak Mümkün müdür?
» İnternette Arkadaşlık Siteleri, Sosyal Ağlar ve Nezaket
» Televizyon Seyretme Davranışının ve Televizyon Programlarının Evlilik Üzerindeki Etkileri
» Evlilik Sözleşmesi ve Aşk
» Çok eşlilik mi Aldatma mı?
» Haber yorum: "Şişmanlayan Türkler çöpçatanlık sitesinden atıldı"
» Bu Çocuğun Babası Kim? Evlilik Sorunları, Psikolojik Sorunlar ve Babalık Testi
» İstemediği Halde Sekse Rıza Gösterme
» Haber Yorum: “Meksika'da Kanun Koyucular Geçici Evlilik Yasa Tasarısı Hazırlıyor.”
» Seks Turizmi, Fahişelik ve Evlilik
» Haber yorum: “Evliler için kurulan yeni bir arkadaşlık sitesi, kadınların daha çok aldattığı sonucunu ortaya koydu.”