ruhikizi

Televizyon Seyretme Davranışının ve Televizyon Programlarının Evlilik Üzerindeki Etkileri

evlilik, televizyon, diziler

Televizyonun evlilik üzerindeki etkileri birçok farklı açıdan ele alınabilir. Evlilikte boş zamanları değerlendirme aktivitesi olarak, evlilikteki iletişim üzerindeki etkileri açısından, kadın programlarının ve dizilerin kadın ve erkeğin evlilik kurumuna bakışına etkisi açısından ve bireysel kişilik ve kadın erkek rollerine etkisi açısından televizyon evlilik üzerinde etkili olabilir.

Televizyon seyretmenin çocuklar üzerindeki etkileri nispeten daha çok araştırılmış ancak evlilik ve kadın erkek ilişkisi üzerine etkileri üzerinde çok durulmamıştır. Bir çalışmada televizyon seyretme sürelerinin evlilikteki gerginlikle doğru orantılı olduğu gösterilmiştir. (Rosenblatt ve Cunningham 1976) Televizyon seyretme var olan evlilik sorunlarından kaçmanın bir yolu olarak kullanılabilir. Daha çok televizyon seyredilen evlerde eşler daha az konuşurlar. Bu da evlilik sorunlarının çözülmesini güçleştirir. Televizyonun seyretme eyleminin bizzat kendisi eşler arasında sorunlara yol açabilir. Televizyonda hangi programın seyredileceği konusunda tartışmalar olabilir. Kumandanın kimin elinde olacağı bile kimi zaman espriyle karışık da olsa tartışmalara konu olur. Bir araştırma gerçekten de kumandanın birçok evlilikte erkeğin kontrolünde olduğu ve bu durumun aslında erkek baskınlığının bir göstergesi sayılabileceğine değinilmiştir. Eşlerden birinin televizyon seyretmesi diğerinin kitap okuma ya da benzeri başka bir aktiviteye dikkatini vermesini güçleştirebilir ve evlilik sorunlarına, tartışmalara neden olabilir.

Geçen gün babam anneme şaka yollu "bu evlilik programlarını neden seyrediyorsun, yoksa beni değiştirmeyi mi planlıyorsun" diyerek takıldı. Espriydi muhakkak ama bizim ailemiz için böyle bir şeyin esprisinin bile yapılıyor olmasını yadırgadım doğrusu. Bir arkadaşım da oldukça eğitimli olan eşinin televizyondaki soap opera tarzındaki yerli dizileri heyecanla takip ettiğinden hareketle bu kadar çok eğitimli kadının basit televizyon dizilerini neden takip ettiğini sorunca bu konuda ülkemizde yapılmış bir araştırma olup olmadığını merak ettim. Yaptığım incelemede araştırmaların çoğunun iletişim, sosyoloji, ilahiyat fakültelerinden geldiğini gördüm. Bu araştırmaların çok azı bu dizilerin tercih edilmesinin ardındaki psikolojik faktörlere değiniyordu.

Murat İri, yayınlandığı ve vizyona girdiği dönemde seyirciyi ekrana toplayan Asmalı Konak dizisi ve filmini değerlendirdiği İletişim Fakültesi Dergisi'ndeki makalesinde filmin başarısını seyircinin söylemleri üzerinden değerlendiriyor. Burada ön plana çıkan iki faktör var: birisi "gerçeklik" diğeri de "uzaklaşmak." Seyirciler karakterleri "yaşam gibi" değerlendiriyorlar. Yani seyirci her ne kadar bir kurgu ile karşı karşıya olduğunu bilse de filmdeki karakterlerin günlük yaşamda gerçek olabilecek karakterler olduğunu bilmeleri seyirden aldıkları hazzı arttırıyor. Diğer kavram da "Uzaklaşmak." Murat İri, "Uzaklaşmak" kavramının eğlence kültürünün tartışıldığı kamusal söylemlerde gündeme geldiğini ifade ediyor. Her ne kadar filmin karakterleri gerçekçi ise de aslında ekranda olup bitenlere erişebilmemiz zor. İçimizden ama yaşayamayacağımız bir hayata dokunma fırsatı sunuyor diziler.

evlilik, televizyon, dizilerÇakır ve Çakır (2011) yalnızlık faktörünün televizyon izleme davranışı üzerine etkisini araştırıyor. Çalışmalarında rastgele seçtikleri örneklemin ortalama TV seyretme süreleri 4 saate yakın bulunmuş. Bazıları günde 14 saat TV seyredebiliyor. Araştırmada beklenildiği şekilde yalnızlık düzeyleri arttıkça TV seyretme sürelerinin de artığı bulunmuş. Ancak yalnızlık düzeyleri ile seyredilen programların türü arasında da bir ilişki saptanmış ki bence bu önemli bir sonuç. Seyircilerin yalnızlık düzeyi arttıkça daha çok magazin programları, diziler, sinema filmleri, eğlence-müzik programları, kadın programları, talk show-güldürü programları, gerçek hayat hikâyeleri ve yarışma programlarının daha çok seyredildiği saptanmış. Acık oturum ve tartışma programlarının ise yalnızlar tarafından daha az seyrediliyor.

Yalnızlık ve televizyon izleme davranışı arasındaki ilişkide sebep sonuç ilişkisi hangi yönde işliyor? Yalnızlık mı daha çok televizyon seyretmeye neden oluyor, yoksa televizyon seyreden kişi daha mı yalnız kalıyor. Sanırım her iki yönde de bir ilişki olduğunu düşünebiliriz. Yalnızlığını gidermek için televizyona yönelen kişi belki daha çok çaba gerektiren alternatif yollar arama yoluna başvurmuyor, böylece daha da yalnız kalıyor.

Televizyonun evlilik üzerindeki etkilerinde de benzer bir süreç yaşanıyor bence. Zaten çevresindeki evliliklerdeki değişimi gözlemleyen insan, aynı şeyi bir de televizyondan seyrettiğinde durumu daha da olağan karşılamaya başlıyor. Ingmar Bergman'ın "Bir Evlilikten Manzaralar" filminin gösterime girdiği yıl, İsveç'te boşanma oranlarının artmış olması medyanın evlilik üzerindeki etkileri açısından dramatik bir örnektir. Türkiye’de de son yıllarda boşanma oranları artmaktadır. Televizyonun ve diğer medyanın boşanma oranlarındaki artış üzerinde bir etkisinin olup olmadığını söylemek zor.

Meliha Ünlü, Aşk-ı Memnu, Yaprak Dökümü, Unutulmaz, Küçük Kadınlar, Aşk ve Ceza, Kavak Yelleri, Ezel gibi dizilerden evlilik ve ilişkilere dair örnekler verdikten sonra “Evlenmeden birlikte olmak, evlilik dışı çocuk dünyaya getirmek kanıksanarak toplumun değer yargıları yıkılabilir” uyarısında bulunuyor.
Hollywood filmlerinin aşk evliliğini idealize bir portresini zihinlere yerleşmesinde çok önemli bir etkisi olduğu çok konuşulmuş bir meseledir. Arizona Üniversitesinden Segrin ve Nabi 285 bekâr üniversite öğrencisinde yaptıkları araştırmada, genel olarak televizyon seyretme davranışıyla idealistik evlilik beklentileri arasında ters bir orantı olmakla birlikte, romantik komediler ve soap opera tarzı romantik tür programları seyretme ile idealistik evlilik beklentileri arasında bir ilişki olduğunu göstermişlerdir. Kadın ve erkeğin romantik bir aşkla birbirine bağlandıkları bir kurum olarak şekillenen evliliğin idealize imajı aslında evliliklerin bitmesini de hazırlayan bir faktördür. Pek çok çift adeta aksi mümkün olmayacak bir gerçekmiş gibi ilişkilerini sonlandırma gerekçesi olarak “aramızda aşk bitti” diyebilmektedirler. Maalesef çiftler evlilikle ilgili bu idealize imgenin aslında farkına varmadan maruz kaldıkları bir kültürelizasyon sürecinin sonucu olduğunun farkında değiller.

Televizyon dizilerinin popüler olmasının arkasında bir kimlik arayışının ya da çağı anlama arayışının da etkili olup olmadığının araştırılması gerektiğini düşünüyorum. Özellikle batı ve doğu kültürleri arasında kendine yer bulma arayışıyla insanlar kendisine rol model olabilecek örnekler arayışı içinde dizilere ilgi gösteriliyor olabilir mi? Şehir hayatında erkekler kendilerine kahvehaneler aracılığıyla sosyalleşebilecekleri bir ortam bulurken ve ev dışında vakit geçirme özgürlüğünü kullanırken, kadının sosyalleşme imkânlarının kısıtlı olması bir taraftan boş zaman geçirme aktivitesi olarak, diğer taraftan da modern toplumdaki yalnızlıklarını ve mutsuzluklarını nasıl gidereceklerini bilememenin sonucu olarak kendi kimliklerini televizyon programlarında ve dizilerde arıyor olabilirler mi? Bu sorular araştırılmaya ve cevaplanmaya muhtaç sorular olarak zihnimde duruyor.

Kaynaklar:
Rosenblatt PC, Cunningham MR. Television watching and family tensions. Journal of Marriage and Family Vol. 38, No. 1, Feb., 1976
Vesile Cakır, Vedat Cakır YALNIZLIK VE TELEVİZYON KULLANIMI. Selcuk İletişim 2011; 7: 131-147.
Murat İri. Gerçek ve Kurmaca Arasında Asmalı Konak-Hayat. İletişim Fakültesi Dergisi. 245-251.
Meliha Ünlü “Dallas da Neymiş?” http://www.caginpolisi.com.tr/104/13-14.htm
Segrin, C. and Nabi, R. L. (2002), Does Television Viewing Cultivate Unrealistic Expectations About Marriage?. Journal of Communication, 52: 247–263.
Alexis J. Walker. Couples Watching Television: Gender, Power, and the Remote Control. Journal of Marriage and Family. Vol. 58, No. 4 (Nov., 1996), pp. 813-823.

Diğer Makaleler

» Giriş: Neden evleniyoruz? Evlilik nedenleri
» Yakın İlişkiler, Aşk ve Sevgi Nasıl Başlar
» Aşk ve sevgi
» Aşkın Psikolojisi
» Aşk ve Edebiyat: Aşkın Görünümleri
» Filozoflara Göre Aşk (Aşk ve Felsefe)
» Tanışma ve çıkma aşamasından evlilik teklifi aşamasına ilişkilerin başlangıcı
» Evlilik İçin İdeal Eş Seçimi - Evlilik Öncesi Değerlendirme
» Rus Gelin, Alevi Sünni, Türk Kürt ve İslami Evlilik, Evlilikte Din ve Kültür Faktörü
» Evlilikte psikolojik uyum ve kişilik
» Evlilik ve ilişkilerde yalan ve aldatma
» Evlilikte Aile, Para, İş ve Zaman Dengesi
» Evlilik İçin Hazır Olmak, Evlilik Eğitimi
» Evli Biriyle Evlenmeye Çalışmak! Evli Bir Erkek ya da Evli Bir Kadınla İlişki
» Evlilikte Eşitlik ve baskınlık: Kadın Erkek Eşitliği
» Evlilikte İletişim ve Öfke Kontrolü
» Evlilikte Stresle Baş Etmek İçin Zamanı Etkin Kullanma
» Boşanma
» Ruh ikizi (ruhikizi) ne demektir?
» Amerika ve İslami Evlilik Sitesi
» İnternette Arkadaşlık Siteleri'ne Girenlerin Psikolojisi
» Amerika’da Evlilik Sitesi ve Arkadaşlık Sitesi Üzerinden Tanışanlarla İlgili Rakamlar
» İnternette Evlilik Sitesi ya da Arkadaşlık Sitesi Gibi Ortamlarda Tanışan Hangi Çiftler Yüz Yüze İlişkilerinde Daha Başarılı Oluyorlar
» Bilimsel Evlilik Sitesi Nedir, Mutlu Bir Evliliği Öngörmek Bilimsel Olarak Mümkün müdür?
» İnternette Arkadaşlık Siteleri, Sosyal Ağlar ve Nezaket
» Evlilik Sözleşmesi ve Aşk
» Çok eşlilik mi Aldatma mı?
» Haber yorum: "Şişmanlayan Türkler çöpçatanlık sitesinden atıldı"
» Bu Çocuğun Babası Kim? Evlilik Sorunları, Psikolojik Sorunlar ve Babalık Testi
» İstemediği Halde Sekse Rıza Gösterme
» Haber Yorum: “Meksika'da Kanun Koyucular Geçici Evlilik Yasa Tasarısı Hazırlıyor.”
» Seks Turizmi, Fahişelik ve Evlilik
» Haber yorum: “Evliler için kurulan yeni bir arkadaşlık sitesi, kadınların daha çok aldattığı sonucunu ortaya koydu.”
» Ten Uyumu ve Evlilik: Ten Uyumu Nedir?