ruhikizi

Sosyal Fobi

Aile çevresinin ve Olumsuz Yaşam Deneyimlerinin Etkileri

Kendinizle, diğer insanlarla, dünyanın nasıl bir yer olduğuna dair bildiklerimiz ve inandıklarımızın çoğunu erken yaşlarda yaşadıklarımızdan ve ailemizden öğreniyoruz. Nasıl birisiyim, değerli miyim, yaşam benim kontrolümde mi yoksa kaderimin rüzgarlarıyla sürüklenip gidiyor muyum, çevremde olup bitenler önceden kestirilebilir mi yoksa her zaman her şey olabilir mi? Bu temel soruların cevaplarını farkına bile varmadan ailemizden alıyor ya da küçük bir çocuk olarak yaşadıklarımızdan çıkarıyoruz.

Eğer anne babadan biri ya da her ikisi birden sosyal fobikse, anne babasının sosyal durumlarda nasıl davrandığını izleyerek sosyal anksiyeteyi ağrenebilirler. Örneğin anne baba sosyal yaşama girmiyorlarsa, çocuk da ileride sosyal aktivitelere yaşamda fazla yer vermeyecektir. Diğer insanların önünde anksiyete yaşayan bir ebeveyn çocuğuna bir şekilde sosyal karşılaşmaların güvenli olmadığı ve tetikte olması gerektiği mesajını iletir. Anne baba davetleri reddederek ya da doğrudan çocuk anksiyete yaşaıdğında kaçınmayı bir baş etme stratejisi olarak telkin edebilir. Örneğin arkadaşının doğum günü partisine gitmekten çekinen çocuğu cesaretlendireceğine sosyal anksiyetesi olan ebeveyn kaçınma davranışını destekleyebilir hatta arkadaşını arayarak hasta olduğunu söyleyebilir.

Elbette anne babalara çocuklarını korktukları her şeyin üstüne gitmeye teşvik etmeleri gerektiğini söylemiyoruz. Fakat sürekli olarak kaçınmayı teşvik etmek çocuğa korkularının üstüne gidip baş etmeye çalışmaktansa kaçınmanın daha iyi olduğunu öğretebiir.

Sosyal fobiklerin ana babaları da girişken insanlar olmayabilirler. Tabi ki daha önce belirttiğimiz gibi sosyal fobiye neden olan faktörlerden yalnızca birisidir aileden öğrenme. Bazı hastalarımda gördüğüm bir nokta: baba çok yardımsever, hatta akrabalar es dost ne zaman yardıma ihtiyaç duysa ona geliyor. Yardımseverliğin kotu bir şey olduğunu söylemiyorum. Ama bazı durumlarda yardımsever kişi hayır diyemediği için kendi haklarını koruyamadığı için yardım tekliflerini geri çeviremiyor olabilir. Psikodinamik olarak anlamaya çalışacak olursak kişi kendine yeterince değer vermediği için, insanların sevgisini kaybetmekten çok korktuğu için, bu endişelerle farkında olduğu halde kendi haklarını ihtiyaçlarını ikinci plana itebilir. Kendi haklarını koruyamayan babayı model alan bir kişi, ya da bu ortamda haklarını korumanın nasıl yapılacağını öğrenemeyen kişi de gerektiği yerde konuşamaz düşüncelerini ifade edemez olabilir. Girişkenlik ve sosyal fobinin bu nedenle iç içe geçtiğini düşünüyorum. Sosyal fobi tanısı olan kişilerin bir kısmının basit davranış eğitimlerinden faydalanabilir.

Olumsuz yaşam tecrübeleri

Sosyal fobisi olan bazı hastalarımızın öyküsünde belirli yaşam olaylarının sosyal fobilerinin başlangıcında rol oynadığını görüyoruz. Örneğin kekemelik sorunu olan bazı çocuklarda sosyal fobi gelişebiliyor. Daha sonra kekemelik tedaviyle ya da kendiliğinden düzelse bile sosyal fobi devam ediyor ya da bazı hastalarda sosyal anksiyetenin olduğu durumlarda kekemelik ortaya çıkabiliyor. Bazı hastalar sosyal fobilerinin belirli bir olaydan sonra çıktığını ifade ediyorlar. Örneğin bir hastam bir kooperatif toplantısında yapmak zorunda olduğu konuşma sırasında yoğun bir heyecan yaşıyor ve bu yaşantıdan sonra benzer bir heyecanı yaşamak ve insanların özellikle de amirlerinin önünde konuşurken bir yanışlık yapma korkusunu yaşıyor. Bir başka hasta düğünü sırasında zengin bir çevreden gelen eşinin davetlileri önünde uygunsuz bir şey yapmaktan çok korkuyor, heyecanlanıyor ve çok fazla terliyor. Çevreden heyecanıyla ilgili yorumların yapılması da heyecanını arttırıyor. O günden sonra sosyal statü olarak kendi ailesinin üstünde gördüğü insanların önünde yoğun heyecan yaşamaya başlıyor.

↑ Sayfa Başı